Temmuz 12, 2007

Eğinim Eğinim Yeşil EĞİNİM






Okullar kapandı, karneler alındı, çocuklarda rahatladı , annelerde. Yazı dört gözle bekliyoruz, özellikle artık okul çağına gelmiş bir çocuğunuz varsa daha çok beklediğiniz kesin. Arkadaşlarım esas okul başlayınca anlayacaksın demişlerdi, gerçekten okulla yatıp kalkar halde oluyorum ve kapandığında derin bir nefes alıyorum.
Artık dinlenme zamanı, kafayı dinlenme ve ruhu arındırma zamanı. Ben de öyle yaptım, ruhumun aradığı huzuru bulmak için bu yıl uzun zamandır gitmediğim memleketim Eğine gitmeye karar verdim. Ne kadar doğru da yapmışım. Aslında giderken terettüdlerim vardı, televizyon ve telefon olmaması Edayı nasıl oyalayacağım konusunda beni zorladı ama hadi hayırlısı deyip yola çıktık .
Önce Malatyaya uçakla, oradan 3 saatlik bir araba yolculuğu ile dede topraklarına vardık. Malatya'nın kayısı yüklü tarlalarından sıyrılıp, yüksek dağları bir yanınıza, Fırat nehrini de bir yanınıza aldığınızda artık geldiniz sayılır.Bizi sımsıcak bir güneş ve dik yamaçlar karşıladı, ayağımızı basar basmaz sanki bambaşka bir dünyada gibi olduk. Eğin yalçın kayaların eteğine yaslanmış, Fırat nehrihin Karasu ırmağının kıyısında çok şirin bir ilçemiz.
Sizi bu güzelliklerle başbaşa bırakıyorum.

Hiç yorum yok: